Atatürk’ün Doğduğu Ev

“Atatürk Evi”, bugünkü Selanik’in Aya Dimitri Mahallesinde ve Apostolu Pavlu Caddesi üzerinde 75 numaradadır. Bitişiğinde Türk Konsolosluğu vardır. Daha doğrusu Atatürk Evi Müzesi, Başkonsolosluğun yerleşkesi içinde bulunmakta. Her türlü bakımı, onarımı ve güvenliği de bu sayede konsolosluk tarafından karşılanıyor. “Atatürk’ün Evi”ne arka sokakta bir kapıdaki güvenlik noktasından geçerek giriş yapılıyor.

Arşiv kayıtlarına göre Osmanlı döneminde Atatürk Evi, Selanik’in Koca Kasım Paşa Mahallesi, İslahhane Caddesi üzerindedir. Ev bodrumu ile birlikte üç katlı bir avlu içerisindedir.

Selanik arşiv belgelerinden edinilen bilgilere göre, şimdi müze olan Atatürk Evi, 1870 yılından önce Müderris Hacı Mehmet Vakfı tarafından yaptırılmış olup, önce İbrahim Zühdü adlı birisine, daha sonra da yine Selanik halkından Abdullah Ağa ve eşi Ümmü Gülsüm’e satılmıştır. Bu kayıtlardan anlaşıldığına göre ev, Atatürk’ün babası Ali Rıza tarafından inşa ettirilmemiş, sahiplerinden kiralanmıştır.

Zübeyde Hanımla 1878 yıllarına doğru evlenen Ali Rıza Efendi, babası Ahmet Efendi’nin Subaşı mahallesindeki evinden ayrılarak, Koca Kasım Paşa mahallesindeki aslı vakıf olan şimdiki ev sahiplerinden kiralanmış, eşi ile birlikte bu eve taşınmışlardır. Ev o zamanlar etrafı yüksek duvarlarla çevrili olup, harem ve selamlığı olan üç katlı, tapu kayıtlarına göre (bir bab fevkani oda, bir divanhane ve bir tahtessema ve iki bab oda, bir çeşme, bir miktar avlu) klasik çıkartmalı bir evdi. Dış yüzü sıva üzerinde pembe boyalı olup, alt penceresine demir, üst pencerelerine de ahşap kafesler yapılmıştır. Atatürk 1881 yılında bu evin ikinci katındaki sol tarafa düşen ocaklı odada doğmuştu.

Ali Rıza Efendi’nin  ölümünden sonra Zübeyde Hanım oğlu Mustafa, kızları Naciye ve Makbule ile masraflarını hafifletmek üzere bu pembe evden daha küçük bir eve taşınmışlar. Atatürk, babasının sağlığında kısa bir süre devam ettiği Şemsi Efendi Mahalle okuluna bu pembe evde başlamıştır. Daha sonra Zübeyde Hanım’ın kızı Naciye ölmüş, diğer kızı Makbule ile birlikte İstanbul’a gelerek, Atatürk’ün Şişli’deki evine yerleşmiştir.

Balkan Savaşı’ndan sonra, o güne kadar Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın oturduğu ev de Lozan Antlaşması ve mübadele hükümleri kapsamında Yunan Hükümeti’ne geçmiştir. Yine mübadele kapsamında Atatürk’ün doğduğu eve karşılık kendilerine Bebek’te başka ev verilmiştir. 1930’lu yıllarda ev, Yunan Milli Bankası tarafından 200.000 drahmiye Şarabini adındaki Türkiye göçmeni bir Rum’a satılmış, Şarabini de evi Trabzon göçmeni Rum bir aileye kiralamıştır.

Cumhuriyet’in 10. yıldönümü (29.10.1933) dolayısıyla, Selanik Belediyesi Türk-Yunan dostluğu ve Balkan Konferansı’nın bir hatırası olarak Atatürk’ün doğduğu evin çift kanatlı kapısının sağ köşesine, mermer bir plaka yerleştirilmiştir. Plakanın üzerine Türkçe, Yunanca ve Fransızca olarak şu ibare yazılıdır:

Türk Milleti’nin büyük müceddidi ve Balkan İttihadı’nın müzahiri Gazi Mustafa Kemal, burada dünyaya gelmiştir. İş bu levha Türkiye Cumhuriyeti’nin onuncu yıldönümü münasebetiyle konulmuştur. Selanik 29 Birinci Teşrin 1933

Atatürk’ün Doğduğu Evin Müzeye Çevrilmesi

4 Kasım 1933 tarihinde büyük bir tören yapılarak, plaka bu törende yerine konulmuştur. Selanik Belediyesi evin, Yunanlı sahibinden satın alarak Atatürk’e hediye edilmesi için çalışmış ama  evin sahibi Şarabini’nin istediği bedel yüksek olduğundan anlaşma sağlanamamıştır. Ev ancak 19 Şubat 1937’de Atatürk’ün devreye girmesinin ve Yunan Parlamentosu’nun istimlak için gereken yasayı çıkarmasının ardından uzun uğraşlardan sonra satın alınarak boşaltılabilmiş ve anahtarları, Selanik Konsolosluğumuza teslim edilmiştir.

Konsolosluğumuz, evin zemin katında sonradan açılan dükkanları kaldırarak eski şekline getirmiş, sonradan sarıya boyanan ev, yine pembe renkle boyanmış, çatısı aktarılarak onarılmıştır.

1952 yılında Yunanistan ziyareti sırasında Atatürk’ün doğduğu evi gezen Cumhurbaşkanı Celal  Bayar, Atatürk Evi’nin, Atatürk Müzesi olarak tanzimini ve bir an önce ziyarete açılmasını düşünmüş ve bunun için bir komisyon görevlendirmiştir.  Bu iş için Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi öğretim üyesi ve Türk İnkılâp Enstitüsü Müdürü olan Prof. Dr. Enver Ziya Karal ve eşi Tarih Öğretmeni Fatma Karal, Atatürk Evi’nin tanzimine memur edilmiştir. Gerekli eşyalar Batı Trakya’daki soydaşlarımız ve Selanik’e İstanbul’dan göç ederek yerleşen yurttaşlarımızın katkılarıyla, ayrıca İstanbul Dolmabahçe ve Topkapı Saraylarından seçilenlerle birlikte Selanik’e gönderilmiştir. Böylelikle evin bütün odaları eski şekline göre ayrı ayrı değerlendirilmiş, 10 Kasım 1953 günü törenle ziyarete açılmıştır.

Atatürk’ün doğduğu ev 1970 yılındaki depremde büyük hasar görerek içerisine girilemez duruma geldiğinden, Kültür Bakanlığı tarafından yeniden onarım kapsamına alınmıştır. Onarım için Türk mimarlar Köksal Anadol ve Esin Arıoğlu görevlendirilmiş ve Etnografya Müzesi tarafından modern müzecilik esaslarına göre tefriş edildikten sonra Atatürk’ün doğumunun 100. yılında (1981) tekrar ziyaretçilere açılmıştır.

Arşiv kayıtlarının taranmasıyla ulaşılan bilgiler dahilinde Atatürk’ün yaşamından karelerin bulunduğu bilgi panolarının ziyaretçilerin ilgisine sunulduğu binanın zemin katında “Atatürk ve Çocuk Odası”, birinci katta “Selanik Odası”, ikinci katta “İstanbul Odası” ve üçüncü katta da “Ankara odası” olarak adlandırılan odalar bulunuyor.

Atatürk Evi’nin ziyaret saatleri, resmi tatiller de dahil olmak üzere haftanın yedi günü  saat 10.00 ila 17.00 arasında. Kayıtlara göre her yıl yerli-yabancı 200.000’in üzerinde insan Atatürk Evi’ni ziyaret ediyor. Eve aynı anda en fazla 20 ziyaretçi alındığından çoğu zaman dışarıda kuyruklar oluşuyor.

4 Yorum

YAZI HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.